Biyografi
Hakan Şükür, 1 Eylül 1971 tarihinde Sakarya'nın bereketli topraklarında dünyaya gözlerini açmıştır. Ailesi, kökleri Priştine, Kosova'ya dayanan Arnavut kökenli bir göçmen ailedir. Futbola olan tutkusunu 1987 yılında Sakaryaspor forması giymeye başlayarak perçinlemiştir.
Burada geçirdiği üç yıl, genç yeteneğin gelişimine zemin hazırlamış ve 1990 yılında Bursaspor'a transfer olmuştur. Ancak asıl sıçramasını, 1992 yılında Galatasaray’a geçerek gerçekleştirmiştir. Galatasaray’da geçirdiği dönem, kariyerinin en parlak sayfalarını oluşturmuş, birçok önemli başarıya ulaşmasını sağlamıştır.
1995 yılında İtalya'nın köklü takımlarından Torino'ya transfer olan Şükür, burada beklediği başarıyı elde edememiş ve kısa bir süre içinde tekrar Galatasaray’a dönmüştür. 1998 yılı, onun için unutulmaz bir yıl olmuştur; FIFA tarafından dünyanın en iyi golcüsü unvanına layık görülmüştür. Ayrıca, 1996-1999 yılları arasında 3 kez gol krallığı yaşama başarısını göstererek adını futbol tarihine altın harflerle yazdırmıştır. 2000 yılında Galatasaray ile UEFA Kupası'nı kazanarak Türk futbolunun uluslararası arenada tanınmasına katkıda bulunmuştur.
Sonrasında, İtalya'nın İnter Milan takımına transfer olmuş ve futbol kariyerine burada devam etmiştir. 2002 Dünya Kupası'nda Güney Kore'ye karşı attığı gol, belleklerde yer eden anlar arasında yer almış ve tarihe geçmiştir. Futbolculuk serüvenini Galatasaray’da tamamladıktan sonra siyasi arenaya adım atmış, 2011 yılında AK Parti’den milletvekili adayı olmuş ve seçilmiştir.
Ancak 2013 yılında bu partiden istifa etmiştir. Hakan Şükür, özel hayatında da sıra dışı bir karakter sergilemiştir. 15 Ağustos 1995 tarihinde Esra Elbirlik ile dünya evine girmiş, fakat bu evlilik sadece dört ay sürmüştür.
1999 yılında Beyda Sertbaş ile ikinci evliliğini gerçekleştirmiş ve bu birliktelikten üç çocuk sahibi olmuştur. 2016 yılında Türkiye'de yaşanan darbe girişimi sonrasında Amerika Birleşik Devletleri’ne göç etmiş ve burada bir köfteci dükkanı açarak yeni bir hayata adım atmıştır. Hakan Şükür, futbolculuk kariyerinin yanı sıra, siyasi yaşamıyla da dikkat çekici bir figür olmayı başarmıştır.
Onun hikayesi, sadece bir sporcu değil, aynı zamanda yaşamı boyunca çeşitli zorluklarla yüzleşen bir bireyin öyküsüdür.