Biyografi
1941 yılında Balıkesir’in Susurluk ilçesinde dünyaya gelen Şanar Yurdatapan, müziğin büyülü atmosferinde büyüyen bir ailede doğarak, adeta melodilerle yoğrulmuş bir çocukluk geçirmiştir. İlköğretim eğitimini Balıkesir'de tamamladıktan sonra, genç yaşta Ankara Atatürk Lisesi'nde liseyi tamamlamıştır. Ardından, İstanbul Üniversitesi'ne adım atarak jeoloji ve jeofizik eğitimi almış, burada bilimsel merakını derinleştirmiştir. Müzik serüveni, 1950’lerin sonlarına doğru amatör bir grup olan 'Kuyrukluyıldızlar Vokal Topluluğu' ile başlamıştır.
1960 yılında sahne hayatına ilk profesyonel adımını Caddebostan Dağ Club’de atarak, müzikseverlerle buluşmuştur. 1962-1971 yılları arasında Ankara’da yaşamış ve bu süreçte müzik kariyerini sürdürmüştür. 1965 yılında Türkiye İşçi Partisi’ne katılarak, sosyal ve politik alanlarda da aktif rol almıştır.
1971’de partinin kapanmasının ardından İstanbul'a geri dönmüş ve müziğine kaldığı yerden devam etmiştir. 1972 yılında Türkiye'nin ilk müzik prodüksiyon firmalarından biri olan 'ŞAT Yapım' şirketini kurarak, müzik dünyasında kalıcı izler bırakmayı başarmıştır. 1979 yılına kadar 100’den fazla eser vererek, Türk müziğine önemli katkılarda bulunmuştur.
1974 yılında Melike Demirağ ile evlenmiş, bu evlilik sonrasında yurtdışına çıkmak zorunda kalmıştır. Yurtdışında geçirdiği 11 yıl boyunca birçok konser vererek, global müzik sahnesinde kendine yer edinmiştir. 1991 yılında Türkiye'ye döndüğünde, müzikten bir süre uzaklaşarak insan hakları aktivizmine yönelmiştir. 1995 yılında 'Düşünce Suçuna Karşı Girişim' adlı önemli bir projede yer almış, 2002’de ise birçok ödül kazanarak toplumsal meselelerdeki duyarlılığını pekiştirmiştir.
Şanar Yurdatapan, toplamda 10 kitap ve 100’e yakın broşür yayımlayarak, düşüncelerini ve mücadelelerini geniş kitlelere ulaştırmayı başarmıştır. Evlilikleri sonucunda dört çocuk sahibi olmuş, bu süreçte hayatının her alanında derin bir iz bırakmıştır. Şanar Yurdatapan’ın yaşamı, müziğin yanı sıra toplumsal duyarlılık ve insan hakları konularında verdiği mücadele ile de örnek teşkil eden bir hikaye olarak hafızalarda yer etmiştir.