25 Kasım Doğum Günleri

25 Kasım 1993

İsmail Ege Şaşmaz, 25 Kasım 1993 tarihinde Manisa'da dünyaya gelmiştir. Eğitim hayatına Polinas Anadolu ve Endüstri Meslek Lisesi'nde devam etmiştir. Genç yaşta oyunculuk kariyerine adım atan İsmail Ege Şaşmaz, Türkiye'nin tanınmış oyuncularından biri haline gelmiştir. Oyunculuk kariyerinde birçok projede yer almış ve izleyicilerin beğenisini kazanmıştır. Özellikle 'Elkızı' ve 'Uyanış: Büyük Selçuklu' gibi dizilerdeki rolleri ile dikkat çekmiştir. İsmail Ege Şaşmaz, 31 yaşında olup, günümüzdeki popülaritesini artırarak devam etmektedir. Yay burcudur ve Beşiktaş futbol takımı taraftarıdır. Kişisel hayatında Hande Ünal ile evlidir. Kardeşi Aytaç Şaşmaz ile yakın bir ilişkiye sahiptir. İsmail Ege Şaşmaz, sosyal medya platformlarında da aktif olarak yer almakta ve hayranları ile etkileşimde bulunmaktadır. Instagram ve Twitter hesapları üzerinden takipçileriyle iletişim kurmaktadır. Oyunculuk kariyerinde karşılaştığı zorluklar ve başarılar, onu daha da güçlendirmiştir. İsmail Ege Şaşmaz, genç yaşına rağmen kariyerinde önemli adımlar atmış ve gelecekte daha büyük projelerde yer almayı hedeflemektedir.

25 Kasım 1971

Göksel, 1971 yılında büyüleyici İstanbul'un kollarında dünyaya gözlerini açtı ve müziğe olan tutkusu henüz çocuk yaşlarda filizlenmeye başladı. İlk ve orta öğrenim macerasını bu tarihi şehirde tamamladıktan sonra, 1988 senesinde Boğaziçi Üniversitesi'nin Felsefe Bölümü’ne adım attı. Ancak kalbinde çarpan müzik sevgisi, onu 1991 yılında eğitimine ara vermeye zorladı. Müzik kariyerinin ilk adımlarını, 1989 yılında Aroyo Odo Çok Sesli Korosu'nda sahne alarak attı ve sonrasında özel solfej ile şan derslerine yöneldi. İstanbul Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olan Gül Sabar ve İran asıllı müzisyen Evlim Bahçeban gibi ustalardan ders alarak kendini müzikal açıdan geliştirme fırsatı buldu. 1995 yılında, sevilen sanatçılar Sezen Aksu ve Sertab Erener'in projelerinde vokalist olarak yer alarak müzik dünyasında daha geniş bir kitleye ulaşma imkanı elde etti. Bu süreçte, ünlü aranjör Onno Tunç ile tanışarak, müzik kariyerini bir albümle taçlandırma arzusunu derinleştirdi. Ancak, Onno Tunç'un beklenmedik vefatı, albümünün çıkışını ertelemek zorunda bıraktı. Nihayetinde, 1997 yılında 'Yollar' adlı ilk albümünü dinleyicileriyle buluşturdu ve bu albümdeki 'Sabır' parçası ile büyük bir sıçrama yakaladı. İkinci albümü 'Körebe' ise 2001 yılında piyasada yerini aldı ve bu albümdeki birçok parçanın da yaratıcısı kendisiydi. 2003 yılında Alper Erinç ile evlilik yolculuğuna çıkan Göksel, 2007 yılında bu birlikteliğini sonlandırdı. Ancak müzik serüvenine hız kesmeden devam etti ve birçok albüm çıkararak 70’li yılların unutulmaz şarkılarını yeniden seslendirdi. 2012 yılında 'Bende Bi Aşk Var' adlı albümünü müzikseverlerle buluşturdu. Ayrıca, çeşitli televizyon dizilerinde konuk oyuncu olarak da yer alarak sanatsal yeteneklerini farklı alanlarda sergiledi. Göksel, müzik kariyerinde birçok ödül kazanarak Türk pop müziğine önemli katkılarda bulundu ve Türk müzik sahnesinde iz bıraktı.

25 Kasım 1977

Mehmet Ali Alabora, 25 Kasım 1977 tarihinde İstanbul'da doğmuştur. Usta oyuncular Mustafa Alabora ve Betül Arım'ın oğlu olarak dünyaya gelen Alabora, ilk tiyatro deneyimini ortaokul yıllarında İngilizce oynadıkları 'Çöpçatan', 'Damdaki Kemancı' ve 'Batı Yakasının Hikayesi' gibi oyunlarla yaşamıştır. Lise yıllarında ise 'Shakespeare Çeşitlemeler' ve 'Biz, Orhan Veli' gibi eserlerde rol almıştır. 1994 yılında Özel Boğaziçi Lisesi sponsorluğunda 'Boğaziçi Sanat' adında yarı profesyonel bir tiyatro kurmuş ve burada birkaç temsil vermiştir. İlk profesyonel tiyatro deneyimini ise Tiyatro İstanbul sahnesinde sergilenen 'Acaba Hangisi?' adlı oyunla gerçekleştirmiştir. 1995-1997 yılları arasında ATV'de yayımlanan 'A Takımı' programında Savaş Ay ile çalışmıştır. 1996-1999 yılları arasında 'Kara Melek' dizisinde rol almış, 1999 yılında 'Yılan Hikâyesi' adlı dizide başrolde oynamasıyla tanınmıştır. Aynı yıl Türk-Yunan ortak yapımı 'Kayıkçı' filminde de başrol oynamıştır. Bir süre Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde öğretim üyesi olarak görev yapmış ve 'Garaj İstanbul'un kurucularından biri olmuştur. 2011 yılında Oyuncular Sendikası'nın kurucu üyeleri arasında yer almış ve ilk genel kurulda Genel Başkan seçilmiştir. 19 Kasım 2009'da oyuncu Pınar Öğün ile evlenmiş, ancak 2021 yılında boşanmıştır. 2013 yılında Gezi Parkı olayları sırasında yaptığı açıklamalarla dikkat çekmiş, sonrasında İngiltere'ye yerleşmiştir. Alabora, burada tiyatro yapmaya devam etmektedir. Rol aldığı oyun için Galce öğrenmiştir.

25 Kasım 1941

Doğum Tarihi: 25.Kasım.1941 Kemal Anadol kaç yaşında : 84 Meslek: Avukat , Siyasetçi , Milletvekili , Yazar Doğum Yeri: Safranbolu, Zonguldak Kemal Anadol , 25 Kasım 1941 tarihinde o dönemde Zonguldak ’a bağlı olan Safranbolu’da doğmuştur. Tam adı Kıvılcım Kemal Anadol’dur. Emine Sururiye Hanım ile şair ve yazar Mustafa Zihni Anadol'un oğludur. İlkokulu Karadeniz Ereğli'de Alemdar İlkokulu’nda ve Karadeniz Ereğlisi Ortaokulu’unda okuyan Kemal Anadol, lise öğrenimini Ankara 'da Atatürk Lisesi’nde tamamladı. 1963 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. 1963 yılında avukat olarak mezun olduktan sonra askerlik hizmetini yaptı ve Karadeniz Ereğlisi'nde 1966-1973 yılları arası serbest avukatlık yapan Kemal Anadol, arkadaşlarıyla birlikte 1965 yılında günlük "Ereğli Memleket" gazetesini çıkarmaya başladı. Anadol, aynı zamanda gazetenin Yazı İşleri Müdürlüğü'nü yapıyor ve günlük köşe yazıları yazıyordu. 12 Mart 1971 tarihinde askeriye, Süleyman Demirel liderliğindeki Adalet Partisi (AP) hükûmetine muhtıra ( 12 Mart Muhtırası ) verip sıkıyönetim ilan edilince Ulusal basın susturuldu. Türkiye'de devlet terörü estirildiği dönemde yerel basın içinde yükselen ses oldu "Ereğli Memleket" gazetesi. Kemal Anadol köşesinden cuntayı ve uygulamalarını eleştiriyordu. O sırada Ereğli'de yüksek vasıflı çelik üreten dev sanayi tesisi ERDEMİR Demir-Çelik Fabrikası'nın "Ayşe" adlı yüksek fırını, bakımsızlık ve üretim zorlaması sonucu delindi. 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutanı Orgeneral Faik Türün 28 işçi ve sendikacıyla birlikte Kemal Anadol’u "Ayşe"ye sabotaj savıyla İstanbul 'da gözetim altına alındı. Sabotaj savı kanıtlanamayınca bir süredir gözetim altına alınan kişiler serbest bırakıldı. Kemal Anadol, 14 Ekim 1973 tarihinde yapılan TBMM 15. dönem milletvekilleri seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi 'nden Zonguldak Milletvekili oldu. 1974 yılında CHP 'nin en üst organı olan Parti Meclisi’ne ve Merkez Yönetim Kurulu'na seçildi. Ülkenin en büyük sendikalarından biri olan Genel-İş'in çıkardığı EMEK Dergisi'nin sürekli yazarı oldu. 5 Haziran 1977 tarihinde yapılan TBMM 16. dönem milletvekilleri seçimlerinde ikinci kez Zonguldak Milletvekili oldu. 12 Eylül 1980 tarihinde yapılan 12 Eylül Darbesi parlamentoyu kapattı. O tarihte aynı zamanda Türkiye Barış Derneği'nin Genel Başkan Vekili olan Kemal Anadol , diğer yöneticilerle beraber tutuklandı. Bir yıl hapis yattı ve askeri mahkeme tarafından aklandılar. Cezaevinden çıkan Kemal Anadol, İzmir 'e yerleşti. 1983 yılında yapılan milletvekili seçimlere 12 Eylül Darbesi ni yapanların koyduğu yasaklar gereğince katılamadı. Yasaklar kalkınca 1987 seçimleri 29 Kasım 1987 tarihinde yapılınca seçimlerinde Erdal İnönü ’nün liderliğindeki Sosyal Demokrat Halkçı Parti nin adayı olarak İzmir Milletvekili oldu. 1 Aralık 1989 tarihinde Sosyal Demokrat Halkçı Parti ’den istifa ederek yeni kurulan Halkın Emek Partisi (HEP)’ne katıldı. Ancak daha sonra parti amacından saptığı için istifa edip CHP 'ye geçmiştir. Dönemin Başbakanı Turgut Özal ve iktidardaki Anavatan Partisi , İzmir 'in Aliağa ilçesinde Japon şirketlerinden oluşan bir konsorsiyuma ithal kömürle çalışacak termik santral yapma izni verdi. Bir tarım ve turizm bölgesi olan yörenin halkı adeta isyan etti. Yerel yönetimler, köylüler, çiftçiler, balıkçılar, aydınlar, esnaf büyük tepki gösterdi. İzmir 'den Aliağa'ya olan 50 kilometrelik mesafede insan zinciri oluştu. Kemal Anadol , parlamentoda bu tepkileri dile getirdi. Büyük bir mücadele başlattı. Daha sonra Cumhurbaşkanı seçilen Turgut Özal 'la polemiklere girişti. Mücadeleyi parlamento dışına taşıdı. Gazetelerde makaleler yazdı ve termik santral kurulmasına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararnamesi'nin iptali için Yüksek İdare Mahkemesi Danıştay'a dava açtı. Danıştay, tarihinde en fazla yürütmeyi durdurma kararını bu davaya verdi. Üç yıl süren dava sonucunda Danıştay, santral kurulması kararını iptal etti. Karar tüm ülkedeki çevreciler tarafından sevinçle karşılandı. Kemal Anadol 1991 yılında bu savaşımı anlatan “Termik Santralara Hayır” kitabını yazdı. Kemal Anadol , 12 Eylül 1980 Ankarası'nı ve geçen olayları anlatan anı-belge türündeki "12 Eylül Günleri" eserini 1987 yılında yayımladı. Dünyadaki tüm barışseverlerin izlediği Barış Davası’nı, anı-belge türündeki "Kartal Maltepe'den Sağmalcılar'a İnsan Manzaraları" aldı kitabında 1988 yılında anlattı. Daha sonra 12 Eylül 'ün gerçek olaylarını ve yaşamları cehenneme çevrilen insanların acılarını öyküleştiren "Milattan Sonra" eserini 1989 yılında yayımladı. 1991 yılında milletvekilliği biten Kemal Anadol , Ankara ’dan İzmir ’e geri taşındı. Avukatlığı bıraktı ve özellikle 20. yüzyıl üzerine inceleme ve araştırmalara başladı. Önemli olayları yaşayan tanıklarla sözlü tarih çalışmaları yaptı. Belge, bilgi topladı. Kemal Anadol, evlidir ve 2 çocuğu vardır. 22 Aralık 1994 tarihinde iş adamı Cem Boyner 'in liderliğinde Asaf Savaş Akat , Cengiz Çandar , Can Paker , Etyen Mahçupyan , Mehmet Altan , Kemal Derviş gibi sanayici, iş adamı, yazar ve akademisyenlerle birlikte Yeni Demokrasi Hareketi 'nin kurucuları arasında yer aldı. 3 Kasım 2002 tarihinde yapılan erken genel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi nden Türkiye Büyük Millet Meclisi 22. dönem milletvekili seçildi. 22. Dönem milletvekilliğinin son 4 yılında CHP Grup Başkanvekili olarak parlamento çalışmalarını sürdürdü. 22 Temmuz 2007 Milletvekili Genel Seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi nden 23. Dönem İzmir Milletvekili olarak yeniden TBMM 'ne girdi. Milletvekilliği 2011 yılında sona erdi. Kemal Anadol , 2019 yılında yazdığı romanı Kulağım Karadeniz'de: Kuvayi Milliye Donanmasının Romanı'nda Alemdar gemisini, Alemdar Vapuru Olayı nı Zonguldak ve Ereğli'nin kurtuluşunu belgelere dayanarak işledi. Kemal Anadol, İzmir 'de yaşamaktadır. Ödülleri : 1994 – Abdi İpekçi Dostluk ve Barış Ödülü 1963 - Cumhuriyet Gazetesi , “ Yunus Nadi Abalıoğlu Armağanı” Kitapları : 1987 - 12 Eylül Günleri 1988 - Kartal Maltepe’den Sağmalcılar’a İnsan Manzaraları 1989 - Milattan Sonra 1991 - Termik Santrallere Hayır 1996 - Geleceğin Turizmi Olarak Soft Turizmin Rekabet Avantajları 1998 - Karşıyaka Memleket 2003 - Büyük Ayrılık 2013 - Kasırga AERA! 2015 - Filmi Geriye Sarınca 2019 - Kulağım Karadeniz’de : Kuvayi Milliye Donanmasının Romanı 2020 - Son Durak 2021 - En Uzun Gün Kaynak:Biyografiler.com Kemal Anadol yaşıyor mu? , Kemal Anadol biyografi , Kemal Anadol hayatı , Kemal Anadol özgeçmişi , Kemal Anadol hakkında , Kemal Anadol doğum yeri , Kemal Anadol fotoğraf , Kemal Anadol video , Kemal Anadol resim , Kemal Anadol kimdir? , Kemal Anadol kaç yaşında? , Kemal Anadol nereli , Kemal Anadol memleketi , Kemal Anadol albümleri Tiyatro Oyuncusu , Sinema Oyuncusu , Yönetmen , Ses Sanatçısı

25 Kasım 1965

Laçin Ceylan, 25 Kasım 1965 tarihinde İzmir'de dünyaya gelmiştir. Eğitim hayatına Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü'nde devam ederek oyunculuk alanında kendini geliştirmiştir. Oyunculuk kariyerine adım atan Ceylan, Türkiye'nin sevilen dizilerinden biri olan 'Camdaki Kız' gibi projelerde yer alarak geniş bir izleyici kitlesine ulaşmıştır. Ceylan, 59 yaşında olup, Yay burcudur. Kendisinin boyu 1,67 cm olarak belirtilmiştir. Ancak, kilo bilgisi mevcut değildir. Laçin Ceylan hakkında eşi veya sevgilisi ile ilgili herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Kendi kariyerinde önemli bir yer edinen Ceylan, Türk televizyon ve sinema dünyasında tanınan bir isim haline gelmiştir. Oyunculuk kariyeri boyunca birçok zorlukla karşılaşmış, ancak bu zorlukları aşarak başarılı projelerde yer almayı başarmıştır. Ceylan, sosyal medya platformlarında da aktif olarak yer almakta ve hayranlarıyla etkileşimde bulunmaktadır. Özellikle Instagram ve Twitter hesapları üzerinden takipçileriyle iletişim kurmaktadır. Laçin Ceylan, kariyerine olan tutkusuyla Türk televizyon tarihine adını yazdırmış bir sanatçıdır.

25 Kasım 1951

Nermin Gökben, 25 Kasım 1951 tarihinde gözlerini İstanbul'un cennet köşelerinden birine açmıştır. Ailesinin tek çocuğu olan Gökben, henüz bir yaşında trajik bir trafik kazası sonucu babasını kaybetmenin acısını yaşamıştır. Annesi Şaziye Gökben, hem bir anne olarak hem de müzik kariyerinin inşasında ona ışık tutan bir rehber olarak hayatında her zaman yer almıştır. Müzik dünyasına adım atma serüveni 1971 yılında bir ses yarışmasına katılması ile başlamış ve bu yarışmada birincilik elde ederek profesyonel müzik kariyerinin kapılarını aralamıştır. İlk sahne deneyimini, ünlü orkestra şefi Yurdaer Doğulu'nun orkestrasında solist olarak yaşamış, 1972 yılında Hey dergisi tarafından en umut veren kadın sanatçı olarak seçilmiştir. Bu başarı, onun müziğin büyülü dünyasında daha geniş kitlelere ulaşmasının önünü açan bir dönüm noktası olmuştur. 1973 yılında, Türk sanat müziğinin dev ismi Zeki Müren ile aynı sahneyi paylaşarak adını daha da duyurmayı başarmıştır. 1975 yılında 'Aşk Dediğin Laftır' ve 1977 yılında 'Bu Ne Biçim İştir' adını taşıyan albümlerini piyasaya süren Gökben, müzik kariyerinin temellerini sağlamlaştırmaya devam etmiştir. Ancak, 1979 yılında çıkardığı 'Samanyolu' albümü, ona büyük bir çıkış yakalatmış ve müzik dünyasında kalıcı bir yer edinmesini sağlamıştır. 1980 yılında işadamı Kaya Mutlu ile evliliğe adım atan Gökben, bu birliktelikten Begüm Mutlu adında bir kızı dünyaya getirmiştir. Ancak, 1986 yılında bu evlilik sona ermiştir. Evliliğinden sonra müziğe bir süre ara vermiş olsa da, 1986 yılında 'Yaz Gülü' albümü ile müzik sahnesine geri dönmeyi başarmıştır. Ardından 1989 yılında 'Severken Yoruldum' ve 1990 yılında 'İşine Gelirse' albümleri ile kariyerine devam etmiştir. 1992 yılında Amerika'ya giden Nermin Gökben, 10 yıl boyunca New York'ta yaşamış ve burada müzik kariyerini geliştirmeye devam etmiştir. Gökben, sadece bir şarkıcı olarak değil aynı zamanda oyunculuk kariyeri ile de dikkat çekmiştir. 1988 yılında 'Yasak Aşk' adlı sinema filminde başrol oynayarak hem müzikte hem de sinemada kendine sağlam bir yer edinmiştir. Türk müziğine olan katkıları ve zengin kariyeri ile tanınan Nermin Gökben, sahne performansları ve eserleri ile hafızalarda yer etmiş bir sanatçı olarak anılmaktadır. Müziği ve oyunculuğuyla, Türk sanat dünyasının önemli bir parçası olmaya devam etmektedir.

25 Kasım 1917

Alparslan Türkeş, 25 Kasım 1917 tarihinde Lefkoşa, Kıbrıs'ta doğmuştur. Gerçek adı Ali Arslan / Hüseyin Feyzullah olan Türkeş, Türkiye'nin siyasi tarihinde önemli bir figür olarak öne çıkmıştır. Eğitimini Kara Harp Okulu'nda tamamlamış ve askerlik kariyerine burada başlamıştır. Siyasi kariyerine 1960'lı yıllarda Milliyetçi Hareket Partisi'ni (MHP) kurarak adım atan Türkeş, partinin ilk genel başkanı olarak Türk siyasetinde önemli bir yer edinmiştir. 1970'li yıllarda Türkiye'nin siyasi atmosferinde sağcı bir lider olarak tanınmış ve milliyetçi politikalarıyla dikkat çekmiştir. 1976 yılında Seval Türkeş ile evlenmiş, bu evlilikten birçok çocuğu olmuştur. 1997 yılında kalp krizi nedeniyle 79 yaşında hayatını kaybetmiştir. Ölümünden sonra da Türk milliyetçiliği ve MHP üzerindeki etkisi devam etmiştir. Türkeş, Türk siyasetinde 'Başbuğ' lakabıyla anılmakta ve milliyetçi hareketin sembol isimlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Hayatı boyunca birçok zorlukla karşılaşmış, ancak inandığı değerlerden asla taviz vermemiştir. Siyasi görüşleri ve liderlik özellikleri, onu Türk toplumunda önemli bir figür haline getirmiştir.

25 Kasım 1977

Serkan Keskin, 25 Kasım 1977 tarihinde İzmit, Kocaeli'de dünyaya gelmiştir. Müzisyen ve oyuncu olarak tanınan Keskin, kariyerine Akademi İstanbul Tiyatro Okulu'ndan mezun olduktan sonra adım atmıştır. Özellikle 'Leyla ile Mecnun' dizisindeki İsmail Abi karakteri ile geniş bir izleyici kitlesine ulaşmıştır. Bu rol, ona büyük bir popülarite kazandırmış ve Türk televizyon dünyasında önemli bir yer edinmesini sağlamıştır. Ayrıca, 'Şahane Hayatım' gibi projelerde de yer alarak yeteneklerini sergilemiştir. Keskin, Beşiktaş futbol takımının tutkulu bir taraftarıdır ve bu tutkusunu sık sık dile getirmektedir. Eşi Meriç Aral ile olan evliliği, onun özel hayatındaki önemli bir dönüm noktasıdır. Serkan Keskin, 1,76 cm boyunda olup, günümüzde 47 yaşındadır. Yay burcudur ve doğum günü bilgilerine göre, bu burcun özelliklerini taşımaktadır. Kendisinin sosyal medya hesapları da oldukça aktiftir; Twitter'da 'serkoperko' kullanıcı adıyla, Instagram'da ise 'enistesigelmis' adıyla takipçileriyle etkileşimde bulunmaktadır. Keskin, kariyeri boyunca birçok ödül kazanmış ve Türk sanat dünyasında kendine sağlam bir yer edinmiştir. Hayatı boyunca karşılaştığı zorluklar ve başarıları, onu daha da güçlü bir birey haline getirmiştir. Serkan Keskin, hem sahne performansları hem de televizyon projeleri ile Türk sanatına katkıda bulunmaya devam etmektedir.

25 Kasım 1915

Augusto Pinochet, 25 Kasım 1915 tarihinde Valparaíso, Şili'de doğmuştur. Tam adı Augusto José Ramón Pinochet Ugarte'dır. Asker kökenli bir lider olan Pinochet, 11 Eylül 1973 tarihinde, başkan Salvador Allende'yi devirdikten sonra Şili'yi 11 Mart 1990'a kadar dikta rejimi ile yönetmiştir. 30. Şili Devlet Başkanı olarak görev yapmıştır. Askeri akademiden mezun olduktan sonra, 1972 yılında tümen komutanlığına, 1973 yılında ise genelkurmay başkanlığına atanmıştır. Pinochet'in yönetimi sırasında muhalefet partileri, sendikalar ve yayın organları kapatılmış, ekonomik alanda Friedmancı liberal politikalar izlenmiştir. 1980'de onaylattığı yeni anayasa ile görev süresini 1989'a kadar uzatmış ve 1997'de serbest seçimlerin yapılacağı tarih belirlenmiştir. Ancak, yönetimi sırasında büyük çaplı protestolar ve muhalefet hareketleri ile karşılaşmış, 1988'deki halkoylamasını kaybetmesi üzerine 1990'da devlet başkanlığını devretmiştir. Pinochet, 1943 yılında Lucía Hiriart ile evlenmiş ve bu evlilikten Augusto Osvaldo, Jacqueline Marie, Marco Antonio ve María Verónica adında 5 çocuğu olmuştur. 10 Aralık 2006 tarihinde Santiago, Şili'de kalp krizinden vefat eden Pinochet'in naaşı, vasiyeti üzerine yakılarak ailesine teslim edilmiştir. Ailesi, mezar yaptırmaktan kaçınmış ve silahlı kuvvetler de küllerinin askeri bir tesiste bulundurulmasına izin vermemiştir.

25 Kasım 1988

Güven Murat Akpınar, 25 Kasım 1988 tarihinde Ardahan'da dünyaya gelmiştir. Eğitim hayatına İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nde devam ederek oyunculuk alanında kendini geliştirmiştir. Oyunculuk kariyerine adım atan Akpınar, Türkiye'de tanınan bir oyuncu haline gelmiştir. 36 yaşında olan ünlü, Yay burcudur ve doğum günü itibarıyla bu burcun özelliklerini taşımaktadır. Güven Murat Akpınar, kariyeri boyunca birçok projede yer almış ve izleyicilerin beğenisini kazanmıştır. Ancak, özel hayatı hakkında çok fazla bilgi bulunmamaktadır. Eşi veya sevgilisi hakkında herhangi bir bilgiye ulaşılamamıştır. Boyu 1,82 cm olarak belirtilmiştir. Kilo bilgisi ise bilinmemektedir. Sosyal medya hesapları arasında Instagram'da @guvenyadamurat kullanıcı adıyla yer almaktadır. Güven Murat Akpınar, kariyerinde önemli başarılar elde etmiş ve zorluklarla karşılaşmış bir isimdir. Ancak, bu zorlukların üstesinden gelerek kariyerine devam etmektedir. Oyunculuk yeteneği ve sahne performansları ile dikkat çekmektedir. Hayatı boyunca birçok önemli dönüm noktası yaşamış ve bu noktalar, onun kariyerini şekillendirmiştir. Güven Murat Akpınar, Türk televizyon ve sinema dünyasında kendine sağlam bir yer edinmiş bir sanatçıdır.

25 Kasım 1942

25 Kasım 1942 tarihinde Trabzon'un güzel sokaklarında dünyaya gelen Alaettin Aksoy, sanata olan tutkusunu erken yaşlarda keşfetmiştir. 1963 ile 1968 yılları arasında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde aldığı eğitimle, sanat dünyasında kendine sağlam bir yer edinmiştir. Öğrencilik yıllarındayken bile eserleri, Paris Modern Sanatlar Müzesi'nde sergilenerek uluslararası alanda sanatseverlerin dikkatini çekmeyi başarmıştır. Sanatçının ilk kişisel sergisi, 1969 yılında İstanbul'da bulunan Alman Kültür Merkezi'nde açılmıştır. Bu sergi, onun sanat yaşamında yeni bir dönemin kapılarını aralamıştır. 1972'de devlet bursuyla Fransa’ya gitmesi, onun sanatına ve ufkuna büyük katkılar sağlamıştır. Fransa’da 1976 yılına dek süren yoğun çalışma döneminde, çeşitli karma sergilere katılmış ve 1975 yılında Seul'deki taş baskı sergisiyle dünya çapında tanınmaya başlamıştır. 1977 yılında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde araştırma görevlisi olarak görev almaya başlaması, onun akademik kariyerinin başlangıcını simgeler. Bu görevde 2005 yılına kadar çalışarak, genç sanatçılara ilham vermiş ve onlara yol göstermiştir. Emekli olduktan sonra da İstanbul'daki atölyesinde eser üretmeye devam eden Aksoy, sanatını sürdürebilmek için her daim yaratıcı süreçler içerisinde yer almıştır. Kişisel sergileri arasında 1980 yılında Maçka Sanat Galerisi ve 1999 yılında Galeri Nev Ankara gibi prestijli mekanlar öne çıkmaktadır. Sanat yaşamı boyunca birçok ödül kazanmış, bunlar arasında 1976 Yılın Genç Sanatçısı Ödülü ve 1999 Sedat Simavi Ödülü gibi önemli ödüller yer almaktadır. Alaettin Aksoy, Türk sanat dünyasında köklü bir yer edinmiş olup, eserleriyle sanatseverlerin gönlünde taht kurmayı başarmıştır. Sanatıyla sadece estetik bir deneyim sunmakla kalmayıp, derin düşüncelere ve duygulara da kapı aralamıştır. Kendisi, Türk resim sanatının önemli temsilcilerinden biri olarak, sanat kariyerinde edindiği tecrübeleri ve kazandığı başarılarıyla sanat camiasında unutulmaz bir iz bırakmıştır. Aksoy’un eserleri, sadece birer görsel şölen olmanın ötesinde, izleyicilere derin bir anlam ve duygu katmaktadır. Sanatçının bu özelliği, onu sadece bir ressam değil, aynı zamanda bir sanat düşünürü haline getirmiştir. Alaettin Aksoy, Türk sanatına yaptığı katkılarla adını tarihe yazdırmış bir sanatçı olarak, gelecekte de hatırlanacak ve eserleriyle anılacaktır.

25 Kasım 1936

Yıldırım Gencer, 25 Kasım 1936 tarihinde Türkiye'nin Sakarya iline bağlı Akyazı ilçesinin Kuzuluk beldesinde doğmuştur. Sinema ve dizi oyunculuğu kariyerine 1962 yılında 'Elalem Ne Der' adlı filmle başlamış, özellikle Yeşilçam döneminde 'kötü adam karakteri' ile tanınmıştır. 173 sinema ve televizyon filminde rol almış, önemli yapımlar arasında 'Sırtımdaki Bıçak', 'Büyük Kin', 'Canlı Hedef', 'Yarın Artık Bugündür' ve 'Yorgun Savaşçı' gibi eserler bulunmaktadır. Sert yüz hatları ve karakteristik bıyıkları ile dikkat çeken Gencer, Türk sinemasının önemli figürlerinden biri haline gelmiştir. 1964 yılında 'Sahildeki Ceset' filminde başrol oynamış ve bu filmle büyük bir çıkış yakalamıştır. Yıldırım Gencer, 1975 yılında eşi Feriha Gencer'den boşanmış ve iki çocuğu olmuştur. Sinema kariyerinin yanı sıra, birçok dizi projesinde de yer almış, Türk televizyon tarihine damga vuran yapımlarda rol almıştır. 17 Ocak 2005 tarihinde 69 yaşında kalp rahatsızlığından hayatını kaybetmiştir.

26 Kasım 1986

Büşra Sanay, 26 Kasım 1986 tarihinde İstanbul'da doğmuştur. İstanbul Avcılar 50. Yıl İnsa Lisesi'nden mezun olduktan sonra, 2006 yılında Konya Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü'nü kazanmıştır. Üniversite hayatının ilk yılında yerel yayın yapan ÜNTV'de program hazırlayıp sunmuş, ikinci sınıfta ise muhabirliğe adım atmıştır. 2008 yılında CNN Türk'te staj yapmış, bir yıl sonra Cumhuriyet Gazetesi'nde de stajını tamamlamıştır. 2009 yılında CNN Türk bünyesinde çalışmaya başlamış ve çeşitli bültenlerle izleyicilerin karşısına çıkmıştır. Ayrıca kanalın internet portalı için özel röportajlar hazırlamıştır. Büşra Sanay, 29 Mart 2021 tarihine kadar CNN Türk'te 'Güne Merhaba' programını sunmuştur. 2018 yılında 'Kardeşini Doğurmak: Türkiye'de Ensest Gerçeği' adlı kitabını yayımlamış ve bu eser büyük yankı uyandırmıştır. Büşra, Zülfü Livaneli'nin sıkı bir hayranıdır ve müziği vazgeçilmez olarak görmektedir. Seyahat etmeyi, yerel halklarla sohbet etmeyi ve tiyatro izlemeyi çok sevmektedir. Uzun süredir sosyal medya üzerinden 'Umut Çocukta' isimli yardım kampanyasını yürütmekte ve köy okullarındaki ihtiyaçları karşılamak için mücadele etmektedir.

26 Kasım 1969

26 Kasım 1969 tarihinde, Karadeniz'in göz alıcı güzellikteki kenti Rize’nin merkezinde dünyaya gelen Rahmi Metin, eğitim hayatına burada adım atmıştır. İlkokul ve ortaokul eğitimini memleketinde tamamladıktan sonra, 1993 yılında Atatürk Üniversitesi'nden Sosyoloji diplomasını alarak akademik kariyerine yön vermiştir. Eğitim alanına olan tutkusu, onu öğretmenlik mesleğine yönlendirmiştir. 1993-2004 yılları arasında, Rize'de özel bir dershanede Felsefe Grubu Öğretmenliği yapmış, bu süreçte dershanelerin yönetiminde de aktif görev alarak Genel Müdürlük pozisyonunu üstlenmiştir. Rahmi Metin’in siyasi yolculuğu, 2004 yılında yerel seçimlerde AK Parti'nin İl Genel Meclis Üyesi olarak başlamış ve bu dönemde Meclis Başkanlığı görevini devralarak önemli bir sorumluluk üstlenmiştir. 2009 yerel seçimlerinde yeniden İl Genel Meclis Üyesi ve Meclis Başkanı olarak halkın güvenini kazanmış, bu önemli görevini 2011 yılına kadar sürdürmüştür. 2011'den 2014 yılına kadar meclis üyeliğine devam eden Metin, bu süreçte Rize Üniversitesi Mezunları Derneği (Rüder) başkanlığını üç dönem boyunca yürütmüştür. Ayrıca, 2009-2014 yılları arasında Rize İlinde Üniversite Geliştirme Derneği’nin başkanlığını üstlenerek kentin eğitimine katkıda bulunmayı hedeflemiştir. 31 Mart 2019 tarihli yerel seçimlerde Rize Belediye Başkanı olarak seçilen Rahmi Metin, 31 Mart 2024 tarihinde yeniden seçilerek bu önemli görevine devam etmektedir. Kişisel yaşamında ise Fatma Metin ile hayatını birleştiren Rahmi Metin, dört çocuk babası olarak aile hayatına da büyük önem vermektedir. Siyasi kariyeri boyunca birçok önemli projeye imza atarak, Rize’nin gelişimine katkıda bulunmuş ve kentinin refahı için çalışmıştır. Rahmi Metin, topluma olan katkıları ve vizyoner projeleri ile tanınan bir lider olmayı başarmıştır.

26 Kasım 1939

Yılmaz Köksal, 26 Kasım 1939 tarihinde Kırşehir'de doğmuştur. Ailesinin kökenleri Adana'nın Osmaniye ilçesine dayanmaktadır. İlkokul eğitimini Adana'da tamamladıktan sonra İstanbul'a yerleşmiştir. Burada Tophane Sanat Enstitüsü'nde eğitim almıştır. Yılmaz, denizci olma hayali kurmuş ancak boyunun yeterli olmaması nedeniyle bu hayalini gerçekleştirememiştir. Bunun yerine sivil gemilerde çalışarak Avrupa'yı dolaşmıştır. 1965 yılında Tunç Başaran'ın sinemaya uyarladığı Orhan Kemal'in 'Murtaza' eserinde 'Dubara' rolü ile sinemaya adım atmıştır. Uzun bir süre ikinci derecede rollerde yer aldıktan sonra 1970 yılında Çetin İnanç'ın yönettiği 'Çeko' adlı filmde başrol oynamıştır. Yılmaz Köksal, 1980 yılında Muzaffer İzgü'nün eserinden uyarlanan 'Mahmut Mangal' adlı dizide de başrol oynamıştır. 1965'ten 2005'e kadar 182 filmde rol almış ve birçok film senaryosu yazmıştır. Yılmaz Köksal, Özden Köksal ile evli olup iki çocuk babasıdır. 22 Ekim 2015 tarihinde İstanbul'da kanser hastalığı nedeniyle hayatını kaybetmiştir.

26 Kasım 1965

26 Kasım 1965 tarihinde Mersin’in sıcak sokaklarında dünyaya gelen Mansur Ark, köklerini Libya'nın Trablus şehrine dayandıran bir ailenin çocuğudur. Annesi Mersinli olan Mansur, iki ağabeyi ve bir ablasıyla birlikte büyüyerek rengarenk bir çocukluk geçirmiştir. Babasının çalıştığı Ataş Petrol Rafinerisi'nin lojmanında geçen çocukluk günleri, ona birçok anı ve deneyim kazandırmıştır. Altı yaşında yelken sporuyla tanışarak suya olan sevgisini keşfetmiş ve bu tutku yıllar içinde hayatının bir parçası haline gelmiştir. İlkokul eğitimine Mersin Namık Kemal İlkokulu'nda başlamış, ardından ortaokul ve liseyi Dumlupınar Lisesi'nde tamamlayarak gençliğinin temellerini atmıştır. Üniversite hayatına Çukurova Üniversitesi Mersin Meslek Yüksek Okulu’nun Elektrik bölümünde bir yıl sürerek adım atan Mansur, bu alanla ilgili eğitimine devam etmeme kararı alarak yeni bir yola yönelmiştir. 1984 yılında askeri hizmetini İzmir Narlıdere'deki Ege Ordusu'nda tamamlayarak vatani görevini yerine getirmiştir. 1990 yılında Almanya'nın Frankfurt kentine yerleşmiş, bu süreçte farklı kültürlerle tanışma fırsatı bulmuştur. Ancak zamanla Türkiye’ye geri dönme kararı vermiştir. Müzik kariyerine 1994 yılında hobi olarak adım atan Mansur Ark, 1996 yılında BAY MÜZİK ile ilk albüm anlaşmasını imzalayarak profesyonel dünyaya giriş yapmıştır. 1997 yılında ismini taşıyan ilk albümünü çıkarmış ve 'Maalesef' adlı parçasıyla müzik dünyasında dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştır. Albümdeki tüm eserlerin söz ve müziği ona ait olup, Türk pop müziği başta olmak üzere farklı tarzlarda eserler üretmiştir. Müzik kariyerinin yanı sıra, 1998 yılında 'Ruhsar' adlı dizide konuk oyuncu olarak oyunculuk serüvenine adım atmıştır. 1999 yılında TGRT'de yayımlanan 'İç Güveyi Billy' adlı dizide başrol oynayarak izleyicilerin gönlünde taht kurmuştur. 2002 yılında Kanal D'de yayımlanan 'Bayanlar Baylar' dizisinde yer almış, bir yıl sonra ise 'Sultan Makamı' dizisinde konuk oyuncu olarak izleyici karşısına çıkmıştır. 2002 yılında 'Fark' albümündeki 'Yarim' parçasını Ragga Oktay ile düet yaparak seslendirmiştir. Almanya'daki Türk televizyon kanalı Türkshow'da yayınlanan 'İthal Gelin' dizisinde Süleyman karakterine hayat vermiştir. 2004 yılında Kanal D'de yayınlanan 'Dayı' dizisinin müziklerini yaparak televizyon dünyasına katkıda bulunmuştur. Almanya'da kaldığı dönemde evliliğini iki yıl sürdürmüş, sonrasında boşanma kararı almıştır. 2010 yılında 'Mahpeyker Kösem Sultan' adlı sinema filminde 'Kızlar Ağası Mustafa Ağa' karakteriyle izleyici karşısında olmuştur. 2013 yılında yakın arkadaşı Ragga Oktay'ın yönettiği 'Mc Dandik' filminde Jamaikalı bir hakimi canlandırmış ve bu rolüyle dikkat çekmiştir. Ayrıca, birçok reklam filminde rol alarak kariyerini çeşitlendirmiştir. Özellikle 2014 yılında Lassa'nın reklamındaki şarkısıyla geniş kitlelerin ilgisini çekmeyi başarmıştır. Mansur Ark, müziği ve oyunculuğu ile Türk sanat dünyasında önemli bir yer edinmiş, kariyerine başarılarla devam etmektedir.

26 Kasım 1844

Karl Friedrich Benz, 26 Kasım 1844 tarihinde Almanya'nın Karlsruhe şehrinde dünyaya geldi. Makinist bir babanın oğlu olan Benz, çocukluk döneminde doğa bilimlerine karşı büyük bir merak geliştirdi. Politeknik okulda birkaç yıl süren eğitim hayatının ardından, makine mühendisliği alanında uzmanlaşmaya karar verdi. Eğitimini tamamladıktan sonra lokomotifler, binek araçları ve köprü inşası gibi çeşitli projelerde deneyim kazandı. 1870 yılında Mannheim'de bir demir dökümcüsünde çalışmaya başladı ve burada ayrıca mekanik aletler üreten küçük bir atölye açtı. Ancak bu işten istediği gelirleri elde edemeyince, motor üretimine yönelme kararı aldı. 1885 yılında, benzin motoru ile çalışan ilk otomobili olan Motorwagen'i icat etti. Bu devrim niteliğindeki buluş, ona otomobilin babası unvanını kazandırdı. 1886 yazında, bu yenilikçi aracı karısıyla birlikte Mannheim'de tanıtarak büyük bir ilgi topladı. 1888 yılında, eşi Bertha Benz, kocasının bilgisi olmadan otomobille uzun bir seyahate çıkarak bu yeniliği tanıttı ve medyanın dikkatini çekti. Benz, 1892'de ilk dört tekerlekli binek aracını sergileyerek otomobil parçalarını geliştirmeye devam etti. 1899 yılında şirketini anonim hale getirdi; ancak rakipleriyle mücadelede zorlanınca, 1903 yılında hisselerini satarak firmadan ayrılmak zorunda kaldı. 1904'te kısa bir süreliğine denetim kuruluna katıldı, ancak şirket işlerine kayda değer bir katkı sağlayamadı. 1926 yılında Daimler Motorengesellchaft ile birleşerek Daimler-Benz AG ismini aldı. Karl Benz, 4 Nisan 1929 tarihinde Ladenburg'da hayata gözlerini yumdu. Otomobilin icadı dışında, karbüratör, gaz/fren sistemi, buji ve debriyaj gibi önemli mekanizmaların tasarımında da öncülük etti. 1896 yılında aldığı patentle boxer tipi motor, günümüzde motorsportlarında temel bir tasarım prensibi olarak kullanılmaktadır.

26 Kasım 1934

Cengiz Bektaş, 26 Kasım 1934 tarihinde Denizli'de doğmuş, Türk mimar, şair ve yazardır. Çocukluğu Denizli'nin Çaybaşı Mahallesi'nde geçmiştir. Annesi Ayşe, babası Halil Bektaş'tır. Eğitim hayatına Gazi İlkokulu'nda başlamış, İstanbul'da devam etmiştir. İstanbul Erkek Lisesi'nden mezun olduktan sonra İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde İç Mimarlık ve Mimarlık bölümlerinde eğitim almış, 1959 yılında Almanya'da Münih Teknik Üniversitesi'nden mezun olmuştur. 1963 yılından itibaren kendi işyerinde çalışmaya başlamış, 1966-1969 yılları arasında Zafer Mühendislik Mimarlık Yüksek Okulu'nda öğretim görevlisi olarak görev yapmıştır. Daha sonra Eskişehir Anadolu Üniversitesi ve Trakya Üniversitesi'nde ders vermiştir. 1999'dan itibaren Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde 'Kültürün Planlamaya Etkisi' ve 'Estetik' dersleri vermiştir. Cengiz Bektaş, uluslararası ve ulusal mimarlık yarışmalarında 25'in üzerinde ödül kazanmış, Cumhuriyet Dönemi mimarlık örnekleri arasında sayılan yapılar inşa etmiştir. Edebiyatla ilgisi çocukluk yıllarında başlamış, 1950 yılında yerel bir gazetede köşe yazıları yazmaya başlamıştır. 1954 yılında bir şiir yarışmasında ödül kazanmış, 1960 yılında ilk şiirini yayınlamıştır. Yetmişin üzerinde mimarlıkla ilgili kitap ve yirmi üzerinde şiir kitabı yazmıştır. 20 Mart 2020 tarihinde İstanbul'da 86 yaşında vefat etmiştir.

26 Kasım 2007

Alperen Efe Esmer, 26 Kasım 2007 tarihinde İstanbul'da dünyaya gelmiştir. Genç yaşına rağmen oyunculuk kariyerine adım atan Alperen, günümüzde 17 yaşındadır ve Yay burcudur. Eğitim durumu orta öğretim olarak belirtilmiştir. Alperen, Beşiktaş futbol takımının tutkulu bir taraftarıdır. 1,36 cm boyu ile dikkat çeken Alperen, genç yaşta oyunculuk kariyerine başlamış ve bu alanda kendini geliştirmiştir. Oyunculuk yeteneği ile kısa sürede dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştır. Alperen'in hayatında önemli dönüm noktalarından biri, oyunculuk kariyerine başlamasıdır. Genç yaşta elde ettiği başarılar, onun gelecekteki kariyeri için sağlam bir temel oluşturmuştur. Alperen, sosyal medya platformlarında da aktif olarak yer almakta ve hayranlarıyla etkileşimde bulunmaktadır. Facebook ve Instagram hesapları üzerinden takipçileriyle iletişim kurmakta ve projeleri hakkında bilgi vermektedir. Alperen Efe Esmer, genç yaşına rağmen kariyerinde önemli adımlar atmış bir oyuncudur ve gelecekte daha büyük projelerde yer alması beklenmektedir.

26 Kasım 1909

Eugene Ionesco, 26 Kasım 1909 tarihinde Slatina, Romanya'da doğmuş, absürd tiyatro akımının öncüsü olarak tanınan önemli bir tiyatro yazarıdır. Babası Romanyalı, annesi ise Fransız Yahudi kökenlidir. Ailesi, Ionesco daha küçük yaşlardayken Paris'e taşınmış, burada büyümüştür. 13 yaşında anne babası boşandıktan sonra babasıyla birlikte Romanya'ya dönerek eğitimine burada devam etmiştir. 1928-1933 yılları arasında Bükreş Üniversitesi'nde Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olmuş ve öğretmenlik yapmaya başlamıştır. Ionesco, Dadaizm ve Sürrealizm akımlarından etkilenmiş, özellikle Antonin Artaud'un 'Eziyet Tiyatrosu' ve Franz Kafka gibi yazarların eserlerinden ilham almıştır. Oyunlarında varoluşun saçmalığı, iletişimsizlik ve insan ilişkilerinin karmaşıklığı gibi temaları işlemiştir. 1969 yılında Ulusal Tiyatro Ödülü'nü kazanmış ve 1970 yılında Fransız Akademisi'ne seçilmiştir. 1936 yılında Rodica Burileanu ile evlenmiş ve bu evlilikten bir kızı olmuştur. Eugene Ionesco, 28 Mart 1994 tarihinde Paris, Fransa'da 85 yaşında vefat etmiştir. Montparnasse Mezarlığı'na gömülmüştür. Eserleri arasında 'Gergedanlar', 'Kel Kantocu' ve 'Ders' gibi önemli oyunlar bulunmaktadır. Ionesco, eserlerinde toplumsal eleştiriler yaparak, insanlığın karşılaştığı totaliter rejimlere karşı duruş sergilemiştir.